Herkese iyi günler, bugün değişen tüketim alışkanlıklarının otomobil dünyasında yarattığı değişikliklere ve tüketim toplumunun beğenisine sunulan otomobilleri ele alıp konuyu bir otomobil meraklısı bakış açısıyla değerlendireceğim.
Bildiğininiz üzere otomobiller çağlardan beridir ulaşım aracı olarak kullanılsa da her zaman yeri geldiğinde gizli, yeri geldiğinde apaçık başka bir durumu da göz önüne sermiştir. Örneğin Amerika’daki ulaşım araçlarının sayısına bakarak ülkedeki insanların ne kadar özgür yaşadığı, Almanya’daki araçların kalitesine bakarak ülkedeki insanların ne kadar zengin yaşadığı ya da Hindistan’daki toplu taşıma araçlarına bakarak ülkedeki insanların ne kadar yokluk çektiği gibi sonuçlara ulaşabiliriz. Şimdi bu konuyu daha detaylı incelersek görüyoruz ki birçok filmde lüks arabalar zenginliği, spor arabalar gençleri, eski modeller yaşlıları, büyük arabalar aileleri vs… anlatmak için kullanılır.
İşin kötüsü dışarıda (dizide-filmde, televizyonda, haberde) gözlemlediğimiz bu durumu çoğu zaman algı süzgecimizden geçirmeden beynimize atarız. Sonrasında bir bakmışız daha çocuk doğmadan aile arabası, araziye çıkmadan 4×4 SUV ya da hız yapmak istemeden Porsche almışız. Sadece bununla kalınsa yine iyi. Bir de diğer modelleri alan insanları seçimlerine göre yargılamaya başlamışız. Birdenbire tek kapı VW Scirocco`ya ya da Honda s2000’e binmek apaçilik olmuş, 1.5 litrelik kendini çekmekten aciz M paket BMW 318i’ler piyasa yapma arabası olmuş. İkinci el Mercedes C 180’ler kısa ve ucuz yoldan gösterişli hayatın kapılarını aralamış vs vs…
Ben sosyoloji okumuyorum ve zaten yazının konusuda bu değil. Burada değinmek istediğim nokta bu tarz yaklaşımların günümüzde markalardaki endüstri mühendisleri tarafından çok iyi araştırılıyor, analiz ediliyor ve belirli kararlar alınmasına sebebiyet veriyor olması.
Şimdi sizden 2003 yılında etrafınızda gördüğünüzün lüks araba markası sayısını (Audi, BMW, Mercedes) günümüzdekiyle kıyaslamanızı isteyeceğim. Ayakları yere basan birçok kişi büyük bir değişikliğin yaşandığını ve günümüzde bu marka arabalara binen insan sayısının çok arttığını söyleyecektir.
Fazla tüketim ihtiyacını karşılayabilmek adına fabrikaların fazla üretim yapması gerektiğini söyleyebilmek için bir endüstri mühendisi olmanıza gerek yok. Üretim bu kadar artınca da markalardaki endüstri mühendisleri üretim maliyetlerini düşürmenin çeşitli yollarını arar hale geldiler. Bugün durum öyle bir noktaya geldi ki eğer orta sınıfta bir araba alıyorsanız Audi, BMW, Mercedes’i rahatlıkla Renault Ford ve VW’den oluşan listenize ekleyebilirsiniz.
Birçokları için böyle bir opsiyonun sunulmaya başlaması Audi, BMW, Mercedes gibi markalara erişim yolunu açtı.
Audi A3, BMW 1 serisi, Mercedes A serisi gibi modeller günümüzde bu üç büyük markanın Audi A6, BMW 5 serisi ve Mercedes E serisi gibi üst seviye modelleri kadar çok satıyor ve markalara bir o kadar da çok kazandırıyor.
Olaya tüketicinin açısından bakarsak geçtiğimiz 10 yılda sahip olduğu bu avantajı lehine kullanmaya başladı. Örnek vermek gerekirse; 1 serisi alıp benim BMW var demeye başladı. Oysaki 2000 yılı Türkiye’sinde BMW’ye binmek her babayiğidin harcı değildi. Oysa günümüzde öyle mi?! İnsanlar sıfır Golf parasına 1 serisinin onlarca farklı donanım seçeneğini seçebiliyor ve bu toplum baskısından olsa gerek rahat-rahat BMW ’m var diyerek dolaşabiliyorlar.
Yazımın bu noktasına kadar hep olaya dışarından bir bakış açısıyla yaklaştım ve durumu izah etmeye çalıştım. Şimdi ise dolu Golf 7, Megane 4, Focus 3 parasına boş paket Mercedes, BMW ve Audi almanın ne kadar mantıksız olduğunu açıklayacağım.
Yazımın başında belirttiğim gibi bu lüks markların üretim sayıları arttıkça kalitesi de düşmeye başladı. Bunu geçmişten günümüze güzel bir karşılaştırma örneğiyle size detaylı bir şekilde açıklamak istiyorum.
Şimdi hepberaber 1996 yılında yani 22 yıl öncesine bir zaman yolculuğuna çıkalım. Audi A3’ün ilk jenerasyonu 8L’in ve Megane 1′ in ilk kez piyasaya çıktığı zamandan bahsediyorum. Yani benim doğduğum1995 yılında iki modelde piyasada yokken Renault’dan da Audi’den de bir atak geliyor ve c sınıfında şasinden tutun motoruna tamamiyle yeni iki model üretiyorlar.
Gelin kısa bir karşılaştırma yapalım.
1996 model Megane 1, güçlü ve dayanıklı bir motora sahip. Komfor seviyesi dönemine göre ne iyi ne kötü, performans anlamında düzlüklerde iyi olsa da arka süspansiyonlarında kullanılan torsiyon çubuğu komfor odaklı ve vasat düzeyde bir viraj alma kabiliyetine sahip. Euroncap çarpışma testlerinden aldığı not: 4 yıldız.
1996 model Audi A3 güçlü ve dayanıklı bir motora sahip komfor düzeyi döneminin ve sınıfının çok üzerinde. Performans anlamında sınıfının en iyilerinden, sahip olduğu çok noktadan bağlantılı bağımsız helezonlar performansı ve komforu bir arada sunarak onun rüya gibi bir sürüşe sahip olmasını sağlıyor. Euroncap test notu: 4 yıldız.
Elbette günümüzde olduğu gibi o dönemde A3, Megane’dan yüksek bir fiyat etiketiyle sunuluyordu. Burada benim üzerinde durmak istediğim nokta komfor değil. Iki araç arasında komfor farkı olması zaten A3’ün yüksek fiyatını anlamlı çıkarıyordu ancak o dönemlerde A3 aynı zamanda Megane’a göre çok daha iyi viraj alan bir modeldi. Kısacası sadece komfor anlamında değil performans anlamında da A3 başka bir sınıftaydı adeta.
Şimdi tekrar günümüze dönelim ve bu iki modeli tekrar kıyaslayalım. A3’un yeni modellerinde maliyeti düşürmek adına artık torsiyon çubuğu kullanılıyor. Viraj performansı çok kötü olmasın diye Audi mühendisleri sert ayarlanmış bir torsiyon çubuğu kullanıyor. Megane ‘a bakarsak geçtiğimiz 22 yılda sahip olduğu torsiyon çubuğunu her yeni jenerasyonunda biraz daha sertleştirdi bugün sahip olduğu düzeyin Audi A3’den hiçbir farkı yok. Komfor anlamında Megena 4 ile yaptığımız incelememize buradan ulaşıp komfor anlamında A3’den farkı olmadığını görebilirisiniz.
EuroNcap testlerinde Audi artık 5 yıldız alan bir model ve bu durum Megane içinde geçerli hemde 2002 den beri (sınıfında ilk kez 5 yıldız alan model). Yani geçtiğimiz bu 22 yılda Audi kendisi için çok önemli olan ve yüksek fiyatını mantıklı çıkaracak iki özelliğini yitirdi. (Yüksek Performans ve yüksek komfor)
Bugün bayiden çıkaracağınız bir A3 ile Megane ın tek farkı birkaç teknolojik donanımdan ibaret. Eğer siz olurda boş A3 alacağınız paraya dolu bir Megane alırsanız A3’den daha iyi bir otomobil almış da oluyorsunuz.
O dönemde (1996) Audi alıyor olsaydınız dolu paket Renault Meganea göre oldukça avantajınız olurdu. Bunun temel sebebi eskiden markaların tabiri acizse bir onuru gururu olmasıydı. O dönemde en boş Audi dolu bir Megane’dan kat kat iyiydi. Bunu görmek için eğilip egzozun altına bakabilir (bağımsız helezonları görmek için) ya da doğrudan Megane 1 ve Audi A3 8L’ yi yan yana getirip virajda Audi A3’ ün nasıl uzayıp gittiğini görebilirsiniz. Megane 1, Audi nin yanında süt dökmüş kedi gibi kalacaktir. Evet, eski bir megane ve A3 bulup bu duruma kendinizde şahit olabilirisiniz.
Çünkü o dönemde Audi A3 çok kollu bağımsız helezonlara sahipti ve Megane’nın sahip olduğu torsiyon çubuğuyla A3’ e kafa tutması neredeyse imkansızdı.
Oysa günümüzde öyle mi? Audi A3 biniyorsunuz sonra inip Megane 4’e biniyorsunuz arada fark yok. Audi A3’ ün altına bakıyorsunuz arka süspansiyonlarda torsiyon çubuğu var. Şimdi gelin farkı siz bulun bakalım. Logosu için alınan “logo” BMW’ leri, Audi’ leri, Mercedes’ leri mi yoksa gerçekten parasını hak eden Focus Megane mı?! Her zaman olduğu gibi günümüzde de ne kadar ekmek o kadar köfte ama bu günlerde lüks markalarda bir standart kalmadı.
Fabrikadan çıkan boş paket Mercedes C serisinin modelin Renault Fluence`den farkı yok.(Dış tasarım anlamında) Şimdi gösterin bakalım nerde o logo markalar nerde aklınıza demir harflerle kazınmış performans sembolleri.
Ama sen merak etme Focuscu arkadaş otoyolda keskin bir virajda önünde hiçbir yeni Audi A3 duramaz. Sana gelirsek Meganeci arkadaş sende gönlünü ferah tut, Audi A3 alanın senden fazlası değil hatta bazı noktalarda eksiği var.
Ya görüyorsun işte şu anda rahat rahat yapılan karşılaştırmalar bundan 15 yıl önce hayal bile değildi. Devir logolara bakma devri değil plazalardaki şatafatın arkasındakini görüp parayı ona göre harcama devri. Herkese sıcak yaz günlerinin yaklaştığı şu günlerde kazasız belasız yolculuklar ve keyifli sürüşler dilerim.
Kaynakça
AUDI A3 Mk 1 8L Quattro. (2018, April 22). Retrieved from SuperPro: https://superpro.com.au/find/superpro-suspension-parts-and-poly-bushings-for-audi-a3-mk-1-8l-quattro-1996-2003-130-04-97-on-/cid-999500655/vid-99000322
Audi A3 Picture. (2018, April 22). Retrieved from ChceAuto: https://www.chceauto.pl/audi-a3-18-t-180km-2002-30887/foto2/
Megane. (2018, Nisan 22). Retrieved from Auto Evolution: https://s1.cdn.autoevolution.com/images/gallery/RENAULTMegane5doors-1978_2.jpg
Renault Megane. (2018, April 22). Retrieved from Honest John: https://www.honestjohn.co.uk/carbycar/renault/megane-1996/
Suspansion Systems. (2018, April 22).Retrieved from Cars Guide: https://www.carsguide.com.au/car-advice/what-are-the-different-types-of-rear-suspension-37837
Renault Megane. (2018, April 22). Retrieved from Wikiwand: https://www.wikiwand.com/en/Renault_M%C3%A9gane
Audi A3. (2018, April 22). Retrieved from Wikiwand: https://www.wikiwand.com/en/Audi_A3
Audi RS3. (2018, April 22). Retrieved from Contract hire and leasing: https://www.contracthireandleasing.com/car-leasing-news/first-drive-audi-rs3-sportback-2016/
Audi A3 8P. (2018, April 22). Retrieved from Product review: https://www.productreview.com.au/p/audi-a3/m/8p-i-2004-2008.html
Mert güzel bi yazı olmuş eğer bir kaç yıl eski olmasına bakmazsak herkesin istedği arabaya binebileceğini cok iyi anlatmişsın başarıların devamını diliyorum yeni yazı ve yorumlarını bekliyorum.